15 Şubat 2015 Pazar

Kadınlar ve Erkekler ve Cinayetler ve Tecavüzler ve ...

Asıl sorun bence bazı şeylerin ''normalleştirilmesi''nde. Kadınların ne giymesi, ne giymemesi siyasi aktörler, ağırlıklı olarak da erkekler tarafından belirlenirse, kadınlar erkek çocuklarını daha bi özgüvenli büyütüp kız çocuklarını başını öne eğmesi ve kendisini çok belli etmesi yönünde telkin ederse, siyasi erkek aktörler sürekli kadınlar üzerinden onların nasıl kısıtlanması gerektiği üzerinden siyaset yapar, kadın siyasi aktörler de bunun üzerine herhangi bir laf etmez de savunursa, erkek yapınca ''çapkınlık'' kadın yapınca ''orospuluk'' kabul edilirse... bu liste daha çook uzayıp gider aslında. Bu -se'ler uzayıp giderken devam da edilir-ise aynı şekilde, o zaman kadın cinayetleri de hiç durmaz!

Bir ara facebook'ta neler olup bittiğine bakınca erkeklerin tecavüz eden ya da etmeyen, suçlu erkeklerin idam edilme, linç edilme videolarının müthiş derecede fazla paylaşıldığını gördüm. Ve bu beni aslında medeni görünen görüntümüzün altında ne büyük bir hayvan taşıdığımız konusunda bir kere daha uyardı. Hammurabi kanunlarına gidelim iyisi mi. Kısasa kıssas. Burada idam cezası ile ilgili bir sorum var: Devletin görevi adam öldürmek midir? Öyleyse Gezi'de öldürülenler de devlet mekanizması tarafından öldürüldüğü için haklı olmaz mı? Bir çeşit cezalandırmaydı onlarınki de çünkü.

Erkekler için en önemli şeylerden erkeklik ve yaşamak konusunda sıralama yap denirse eminim ağırlıklı çoğunluk erkeklikleri olmadıktan sonra yaşamamayı tercih edecektir. Çünkü ''erkek'' olmak cinsel olarak da ''erkek olmak''la eş değerde görülüyor. Bir dönem gündeme gelmişti. Sonra tekrar uzaklaştırıldı. Savunanlar da arkasında durmadı, duramadı. Kolayı var bunun: Tecavüz edenler hadım edilip yardım ve yataklık edenlere de ağırlaştırılmış müebbet verildi mi sorun çözülür bana göre. Yalnız bu iş bu kadar da kolay değil. Niye mi?

Birçok defa Dubai'yi örnek verdim yazılarımda. Özellikle de cezalandırmayla ilgili. Mesela emniyet şeridinde gitmenin cezası 6 ay hapis! Siz olsanız gideceğiniz yere 2 saat de geç kalacağınız zaman tercih eder misiniz emniyet şeridinde gitmeyi? Ben tercih eden görmedim. Ya da park etmek. 1 saati 1 dirhem, bilet almazsanız da yakalanınca 150 dirhem. Bilet almamayı tercih eder misiniz? Ben hiç etmedim. En basit tacizin dahi cezası hapis. Hem de birkaç aydan az değil. Üstüne para cezası da var tabii ki. Cezanın caydırıcı olması ve devamının gelmesi çok önemli. İnsanların adalete güvenleri olsa, yasalar ciddi anlamda caydırıcı cezalar içerse, savcılar bu cezaları talep etse, hakimler en ağır cezaları verse... Yine hep -se'li, dilek kipli cümlecikler.. Bunlar olsa ama, o zaman bazı şeyler değişebilir, değişir!

Bir dönem paylaşımlar görüyordum, İsrail Filistin'e saldırdığında. Milyonlarca insanı gaz odalarında öldürüp fırınlarda yaktıran Adolf Hitler'in Yahudiler hakkında söyledikleri özlü söz gibi paylaşıldı. İnsanımızın ne kadar gelişmemiş, ne kadar vahşi, ne kadar acımasız, ne kadar bağnaz olduğunu o zaman da görmüştüm, şimdi de görüyorum. Hem de en eğitimli, en ileri görüşlü denenler bile öyle tepkiler verebiliyordu. Bunu duygusal bir millet olmamıza bağlayanlar sakın başlamasın. Duygusal olmak demek ani kararlar alıp ani hareketler yapabilirler. Fakat bu ''can alma''yı savunmayı kesinlikle haklı gösteremez.

Sene 2004 başlarıydı ve 19 yaşlarında bir kız öldürülmüştü Almanya'da. İnfial oldu resmen. Tüm ülke ayağa kalktı. Çünkü Almanya gibi bir ülkede çok da sık denk gelinen bir haber değildi bu. Çok geçmeden katil yakalandı ve cezası verildi. Bizde çocuğa dahi, özellikle polis ve kamu kurumlarında memur olarak çalışanlar tarafından tecavüz edilip sonradan bu suçlular hiç ceza almadan kurtulabildikleri için hayat biraz daha değersiz. Hele de çocuk, kadın, genç ve yaşlıysan. Erkek ve yetişkinsen de dünyanın hakimisin!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder